Geçtiğimiz gün 14 Şubat’tı ve Sevgililer Günü’ndü, yani piyasadaki hareketliliği sağlamak için, insanların manevi duygularını kullanıp ortaya çıkarılan bir gündü. Daha nice günler bu şekilde mevcut, yeri geldiğinde konusu açıldığında bunları da kaleme alacağım…
Sevgililer Günü; Yani koca 365 gün sevgiden yoksun bir toplum, o gün gelince sevgisi depreşen çeşitli etkinliklerle sevgisini karşı tarafa gösteren topluma dönüşüyor. İyi onu da anladık. En azından bir gün olsun sevgiden aşktan konuşuluyor, ten uyumu pekiştiriliyor, karşılıklı hediyeler veriliyor, baş başa bir gün veya gece tam anlamıyla muntazam ve planlanmış bir şekilde geçiriliyor. İyi süper işin içine bu tatlı şeyler girince pek olumsuz karşılamıyorum bu günü aslına bakarsanız. En azından toplumumuz sevgiye, şefkate ufakta olsa doyuyor… Bir gün sonra ne oluyor yine her şey devam? O dün müydü yani? Koca sene insanların akıllarına gelmeyen şeyler gün boyunca yapılıyor. Artık seneye kadar her şey yine normal mi gidiyor? Bunu anlamıyorum yani. Sevgiyi bir güne sıkıştırıp güzel bir gün geçirmek saçma ve anlamsız bence. Her neyse bu konu sonuçta herkesin ÖZELİ pek kurcalamak istemiyorum. Benim esas saçma, anlamsız bulduğum konuya dönmek istiyorum…
Geçen hafta da şu SOSYAL MEDYA oluşumu ile ilgili bir yazı paylaşmıştım sizlerle, SOSYAL MEDYAYI kesinlikle sevmediğimi değil, bilakis hoş ve kullanışlı olduğunu her şekilde savunabilirim sizlere ama biz biraz yanlış kullanmıyor muyuz?
Ne var ne yok paylaşıyoruz. Markette alış veriş yaparken “Bebek bezi aldım”, sokakta yürürken “Kulağımda kulaklık dub tıs yürüyorum”, elektrik faturası kuyruğunda “Kuyruktayım beklerim”, … Programını izliyorum “Sunucu, bende de selam söyle bizim memlekete”, evde elektrik kesilmiş “Ayyy elektrik kesildi 5 dakikaya pilim bitebilir, haberiniz olsun”… gibi;
Ya bize ne pilin bitiyor, ya da herhangi bir sırada bekliyorsun… Ne yapayım yani gelip sana destek mi çıkayım, senin yerine mi bekleyeyim?…
Gün içinde o kadar çok paylaşım oluyor ki, benim listemde ya da listemde olmayanlardan Ya sabır demekten alamıyorum kendimi…
Gelelim “Sevgililer Günü” ve Sosyal Medya mevzusunun birleştiği noktaya; Dün çok ÖZEL bir gündü ya, bu özel gün içinde çiftler slayt slayt sosyal medyada paylaşım yaptılar, şömine önünde, dağda, bayırda, havada, dudak dudağa, sarılırken gibi gibi…
Ya, bu madem özel bir gün, özel gününü olsun paylaşma sayfanda boy boy, derler ya “senin yok böyle konuşursun tabi”… Allah’a şükür her konuda anlaştığım karşılıklı birbirimizi sevdiğimiz uzun yıllardan beri beraber olduğum bir ilişkim var, konu o değil zaten, konu özelini niye paylaşırsın be arkadaşım…
Yani şu paylaşım sitesini bir kenara koyalım, daha oluşmamış olsun, siz evde sevgilinizle şömine başında öpüşürken, bende sizi pencereden izleyeyim nasıl bir tepki gösterirsiniz bana ve beni tanıyorsunuz?
Samimi ve içten cevap verin lütfen… Siz özelinizi tanıyor ve tanımıyor olun bu şekilde herkesle paylaşılmasını ister misiniz? Ha diyeceksiniz ben isteğimle, gösterebilirim istediğime. Şunu da bilin ki bizden sonraki nesiller ve bizim nesil bazı şeylerden çok çabuk etkilenip davranışlarında bozukluğa uğrayacak konulara neden olabiliyor!
Tamam anlıyorum teknoloji, sosyal medya ama yani birazda abartmasak olmaz mı?